9 Ocak 2010 Cumartesi

YENİDÜNYA CANLILARI


Şu güzelliğe bakın. Bu minicik, sadece bir köpek. Hah haaa!.. Ama çayırda olduğundan Çayır Köpeği.

Çayır Marmotları (Cynomys), sincapgiller familyasından, Kuzey Amerika otlaklarında yaşayan, kemirici bir hayvandır. Meksika'dan Kanada'nın güneyine kadar olan bölgede 5 tür yaşamaktadır. 8-10 cm. lik kuyruklarıyla beraber boyları 30-40cm. dir. Ağırlıkları 1-2 kg. olup, ömürleri en fazla 7-8 yıldır. Her yıl 4'ün üzerinde yavru yaparlar. Yavrulara 1 ay anneleri bakar.

İsimlerini köpek havlamasını andıran bağrışmalarından alırlar. Zaten Cynomys, Yunanca'da Fare Köpek demektir.



Fotoğrafta görünen Çayır Köpeklerinin habitatları. Tümsek kısımlar da yuvaları. Altta tünelleri var. Gerçekten harikalar!..

Çayır Köpekleri koloniler halinde, yüzlerce dönüm arazide yaşarlar. Kolonilerindeki sayının 400 milyon olduğu düşünülmektedir.

Yuvaları olan tünel sistemleri, yağmur suyunun yataktan akmasını ve erozyonu engeller. Dikey 5m. yatay 30m. uzayan tünellerinin, beslenme odası da dahil birkaç odası vardır.


Baskın erkek Çayır Köpeği, ailesinin sınırlarını rakip komşularından korur. Ama tartışmalar genelde kavgayla biter. Buna rağmen sosyal marmotlar, köpek şehirlerinde sık sık birbirlerini ziyarete giderler. Koklaşarak selamlaşırlar. Fakat avcıları porsuklara ve yılanlara karşı çok sinirlidirler. Hatta yılanları diri diri toprağa gömdükleri görülmüştür. Çayır Köpekleri ölülerini ve köpek şehirlerinde bulunmuş leşleri de gömerler. Toplum kurallarını bozanları da linç ederler.

Dikromatik görme özelliklerini kullanarak, yuvalarının tepesinde gözcülük yaparlar. Avcıları görüncede yüksek sesle tehlike alarmı verirler. Bu sesten sonra her birey kendi tüneline gitmelidir. Aksi taktirde kovulurlar.

Çayır Marmotlarının kolonileri, tarım alanlarına zarar verdikleri gerekçesi ile yok edilmektedir!.. Gerçi ABD' de koruma altında olanlar vardır.

2003 yılına kadar, Ekolojiye yararı olan Çayır Marmotları, vakumla yuvalarından zorla alınıp, egzotik hayvan dükkanlarına götürülüyorlardı. Bu onlar için zulümdür. Çünkü ev hayvanı olarak bakılması zordur ve üremeleri güçtür. Biz onlara neler yapıyoruz; onlar ise kolonilerine kendilerini görmeye gelen insanlara, havlayarak cevap veriyorlar. Bunu düşünmeliyiz!..



TEMİZ RAKUN, YIKAYICI RAKUN!..
Raccoon, Procyon (Türkçesi:Küçükayıgiller) Lotor familyasından Kuzey Amerika'lı bir memelidir. Daha sonra Avrupa ve Japonya'ya yayılmıştır.

Rakun-koon-Algonquin ifadesi, Şef Powhatan ve kızı Pocahontas tarafından oluşturulmuştur. Kızılderili kabilelerin mitolojisinde de vardır.

Fosillere göre ilk Rakun 25milyon yıl önce yaşamıştır. Diş ve kafatası yapılarına göre, gelinciklerle ataları aynı olsada; moleküler analizleri, ayılarla aralarında daha yakın bir ilişki göstermektedir.

Orta Amerika ve Karayipler'de 5 tür yaşamaktadır. En küçük türleri Florida ve Ten Thousand Island'da; en yaygın 15 alt türü ise Mississippi, ABD ve Kanada'da yaşar.

Rakunların genelde 25cm. lik kuyruklarıyla beraber boyları 41-72 cm. dir. Ağırlıkları 3,6-9 kg. dır.Burunları sivri, kulakları diktir. Gebelikleri 65 gün olup, baharda 2-5 yavru yaparlar. Sonbahara kadar yavrulara anneleri bakar.

Rakunların en karakteristik fiziksel özellikleri, göz çevresinin etrafındaki keskin beyaz bölge ve bununla kontrast siyah kürk alandır. Eşkıya maskesini hatırlatır. Zaten kendi de eşkıya gibi yaramaz. Bu fotoğrafı çok zor çektim. Her an bana 'tıssss' lıyordu. Üzerime atlamaya geldi, kaçtım. Meğerse insanlara sinirleniyormuş. Tatlı şey, bir de asabi!..

Büyük mesafeleri hızlı atlayan Rakunlar, suda birkaç saat kalabilirler. Zaten yaşam alanı olarak su yolları, göller, bataklık çevrelerini seçerler. Çünkü çok temizler. Herşeyi yıkayarak yerler. Hatta temiz etleri bile yıkamadan yemezler. Bu nedenle ''yıkayıcı'' (iotar) adını almışlardır.Tatlım, bir hayvanın bu kadar temiz olması çok çok güzel , mislerim benim!..

Balık, kerevit, kurbağa, midye, semender yerler.Yumurta, kuş, böcek, sıçan iştahlarını kabartır. Ceviz, meyve, çilek ve böğürtlene bayılırlar. Mısır tarlalarına gece baskın yaparlar. Rakunların elleri çok oynak ve maharetlidir. Avlarını genelde elleriyle avlarlar.

Yazın çok yemek yiyerek kışı rahat geçirirler. Kış uykusuna yatmazlar ama uzun süreler yatarak dinlenirler. Bazen besin aramak için yuvalarından çıkarlar.

Rakunların ömürleri doğal ortamda 1,8-3,1 yıldır. Esirliklerinde ise 20 yılı bulabilir. Yakalandıklarında iyi bir evcil olurlar. Ben özgür kalmalarını istiyorum .Doğanın dengesini bozmayalım. Rakunlar için en büyük tehlike avcılık ve trafik kazalarıdır.

Rakunlar eti ve özellikle kürkü için öldürülmektedirler. Kürkü Alaska Samuru veye Alaska Ayısı diye satılmaktadır. Çin'de yavru rakunlar kürkleri için canlı canlı yüzülmektedir. Sadece göz çevresi kalan rakunlardan gözyaşı ve ağlama sesi gelmektedir. Ve bu manzarayı bir film çekimiyle tüm Dünya'ya duyurmuşlardır. BEYAZ ADAM, SARI ADAM KENDİNE GEL! PARA YENİLEN BİRŞEY DEĞİL! İNSANLIĞINIZI KAYBETMENİZ, SİZİN İÇİN ÖNEMLİ DEĞİL AMA BU DAVRANIŞLARLA, DOĞANIN DENGESİNİ BOZUP, ONU KIZDIRARAK SONUMUZU GETİRECEKSİNİZ! Derisini yüzüyoruz, giyinmek için. Başka şey giyemez miyiz? 21. y.y da Kürk Giymek İnsanlık Suçudur. Kürk giyenler en azından toplum tarafından yargılanmalıdır. Şunu düşünemiyor muyuz? Biz aslında hayvanların derisini yüzmüyoruz, beynimizi yüzüyoruz, sonumuzu hazırlıyoruz. Doğanın dengesini bozuyoruz. Ayrıca küresel ısınmaya neden olduğumuzdan, denge değişti. Hayvanlar yiyecek bulamıyor, yollara iniyorlar. Ne yazıkki trafik kazalarıylada hayatları bitiyor.

Burada önemli nokta doğal dengenin bozulmaması gereğidir. İnsanoğlu hemen bu yanlış davranışlarından (kürk giyme, hayvanların yaşam alanlarını şehirleştirme gibi...)vazgeçmelidir.



BARAJ MÜHENDİSİ USTA KUZGUNLAR. Kuzey Amerika Kunduzu (Castor Canadensis)
Amerika içinde tek tür olan bu kunduzlar; Kuzey Amerika'nın en büyük kemirgeni, Dünya'nın üçüncü en büyük kemirgenidir.

Kuzgunların boyları kuyruk hariç 80 cm. civarındadır. 40-50 cm. boyundaki kuyrukları düz ve raket şeklindedir. Ağırlıkları 16-30kg. dır. Sesleri bebek sesine benzer. Gebelikleri 130 gün olup bir batında 1-10 yavru yaparlar. Yılda 2 kez doğum gerçekleştirirler. Yavrular 24 saat sonra anneleriyle yüzerler. Tek eşlidirler, ancak eşi ölürse evlenirler.

Kunduzlar zamanlarının çoğunu su altında çalışarak geçirirler. Bunun için perdeli arka ayakları vardır ve iyi dalıcıdırlar.Gözlerinde, su altında görebilmeleri için nictitating zar vardır. Ayrıca su altında burun ve kulakları mühürlenir. Derilerinin altında onları soğuk su ortamından koruyan yağ tabakaları vardır. Kunduz geceleri etkindir. Ve mükemmel yüzücüler 15 dakika su altında kalabilirler.

Kunduz neden önemlidir? Çünkü o bir BARAJ MÜHENDİSİDİR. KARIŞIK MÜHENDİSLİK HESAPLARINI YAPAR, aynı ustalıkla İNŞAAT USTASI GİBİ ÇALIŞIR ve OLAĞANÜSTÜ TASARIMLAR YAPARLAR. Müthişler!.. Mimarlıklarına ve çalışkanlıklarına hayraaanım!..

Evlerini gelgit nehir deltalarında,çamur göllerinde ve akarsu kıyılarında inşa ederler.Barajlarını huş, kavak, titrek kavak, söğüt ağaçlarından yaparlar. Dişleriyle ağaçları diplerinden keserler. Zaten ön dişleri sürekli uzar ve uzamaması için de kemirmek zorundadırlar. Topladıkları malzemeyi üstüste yığarak dış cephe oluştururlar. Hiçbir delik, yarık kalmaması için dallarla, yosun ve çamurlarla kapatır, adeta dış sıva yaparlar.Yuvalarının genişliği 2-7 m. olup su seviyesinden 2-3 m. yukardadır. Kunduz yuvasında 2 sualtı girişi, su düzeyinin hemen üstünde 1 beslenme odası, daha yukarı düzeyde kuru bir uyuma odası ve 1 havalandırma kanalı bulunur. Yatak odalarında yapraklardan yatakları da vardır. -35 derecede bile yuva donma noktasının üstünde kalır. Kış için yuvanın yanında sualtı yiyecek deposu bulundurulur. Kunduzlar ağlarla bağlanmış, genişliği 1 m. olan kanallar açar; yüzlerce metre ilerideki kuru ve yüksek alanlara yiyecek çıkarırlar.Evlerinin etraflarındaki barajları havuza döndürüp, evlerini hendeklerle korumalı hale getirirler.

Kuzgun yavruları 2 yıl ebeveynleri ile kalır. Bunun için nüfus arttıkça evlerine ilave yaparlar. Bir kuzgun hiç durmaz, sürekli çalışır. Su ve ses nerede varsa, bilin ki orada baraj inşaatı vardır. EROZYONUN VE SELLERİN AZALMASINA YARDIMCI OLURLAR. Bentleri sel sularıyla yıkılırsa hemen onarmaya başlarlar. Çalışmaları öylesine geniş boyuttadırki bazen akarsu kıyıları için tehlikeli olurlar. Ama GENELDE YARARLIDIRLAR. BENTLERDE BİRİKEN SULAR, YAĞIŞLI HAVALARDA SELLERİ; KURAK AYLARDA AKARSUYUN TAMAMEN KURUMASINI ENGELLER.

Kunduzlar kürkleri için 19. y.y. boyunca avlandılar. Yerli halk ve erken yerleşimciler etlerini de yediler. Başlangıçta 200 milyonun üstünde tahmin edilen nüfus 10-15 milyon kaldı. Artık yerel halkta korumak istiyor. Kunduz resimlerini para ve pul üzerine bastılar. MIT, Oregon Üniversitelerinin maskotu, mühendislik okulları için ortak okul amblemi oldu. Nihayet Yenidünya kunduzu ABD ve Kanada'da koruma altına alındı.

KUNDUZ KÜRKÜ ve hiçbir kürk GİYMEYİN. BELKİDE İLK EVİ, İLK BARAJI YAPAN İNSANLAR MİMARİYİ KUZGUNDAN ÖĞRENDİLER. DOĞAL DENGENİN KORUNMASINA DA ÇOK YARARLARI VAR. DOĞANIN ve BENİM YETENEKLİ MİMARLARIMA, BARAJ MÜHENDİSLERİME DOKUNMAYIN! ASLA ASLA KÜRK GİYMEYİN!..


SKUNK, ÇİZGİLİ KOKARCA (Mephitis mephitis)

Kuzey Amerika'da yaşar. Boy kuyruk hariç 33-46 cm. gür kuyruk 18-25 cm. dir. Ağırlıkları 1,3-8,2 kg. aralığı civarındadır. Gebelikleri 66 gün olup, 5-6 yavru yaparlar. Kör ve sağır doğan yavrular, 1 ay sonra normale dönerler. 1 yıl anneleriyle yaşarlar. Ömürleri 10 yıl olup, evcilleşenler arasında 20 yıl yaşayanlar görülmüştür.



Skunklar ormana yakın yaşarlar. Gece, şafak ve alacakaranlıkta aktif durumdadırlar. Böcek, solucan, küçük kemirgen, kertenkele, kurbağa yerler. Ayrıca da çilek, kökler, mantar, mısır ve özellikle bal sevdikleri yiyeceklerindendir. Yerleşmiş alanlarda insan çöplerini karıştırırlar.
Çimenlerde solucan aramak için delik kazarlar.



Skunkun en önemli özelliği, tehlike anında savunma olarak , silahı kendi anal koku bezlerini kullanmasıdır. Kükürt karışımı (çürümüş yumurta, sarımsak, yanmış lastik ve bu kokuların birleşimi) gibi rahatsız edici koku bırakırlar. Koku bezlerinin yanındaki hassas sprey yüksek derecede 12 m. ye kadar koku yayar. Kokusu bir yana bu sprey; tahrişe, geçici körlüğe bile neden olabilir. Öyleki bu kokuyla kurt, tilki, porsuk hatta bir ayıyı bile uzaklaştırabilir.
Ben bu fotoğrafları çok zor çektim. Çünkü çekim günü hem çok hareketliydi, hem de kızdırırsam koku fırlatıyormuş, korktum!..
Amerika yerlileri skunkların bir kısmını evcilleştirmiştir. İngiltere'de yasal olarak evcil hayvan olarak tutulabilir. ABD'de aynı şekilde evcil skunk vardır. Evcil skunklarda koku bezleri alınmıştır. İşte ben bu yüzden skunkların evcilleştirilmesine karşıyım.
Lütfen DOĞAYI KENDİ HALİNE BIRAKALIM. SKUNKLARI EVCİL HAYVAN OLARAK BESLEMEK ÇOK KÖTÜ BİR FİKİR.

OKLU KİRPİ, KUZEY AMERİKA Oklukirpisigiller (Coendidae) .

Kuzey Amerika oklu kirpisi (eret-hizon dorsatum); yalnız yaşar, burunları çok hassastır. Bu özellikleriyle şövalyelere ve futbolculara örnek olmuştur.
Kuzey Amerika kirpisi Urzon, 40. kuzey paralelinde, ormanlardaki ağaçlarda yaşar. 15 cm. lik kuyruklarıyla beraber boyları 85 cm. dir. Ağırlıkları 8-18 kg. aralığı civarındadır. Gebelikleri 7 aydır. Doğduklarında (anne karnındayken zarar vermemeleri için) okları yumuşaktır.

Ayak tabanları kıllı, kuyruk sarılıcı özelliktedir. Ağaçlara tırmanıp, ağaç kabuğu, yaprak, meyve yerler. Ağaç kabuklarının tadı hoşlarına giderse, bütün gün orada kalırlar. Gece beslenirler. Urzon ağaçtan düşerse dikenleri yastık görevi yapar. Suya düşerse havayla dolu okları onu yüzdürür.
Oklu kirpinin tuhaf bir adeti, birdenbire uzun ümitsiz çığlık atar. Garip feryatları, 1 saate yakın savaş çığlıkları halindedir. O korkunç çığlıkta ne? Sakin olun Urzon streste!.. Tatlım seni kim üzdü? Hah haaa!.. Çok komik... Gördüğünüz gibi bütün canlılar aynıyız.

Oklu kirpinin diğer bir tuhaf huyu da tuz aşkı. Tuza dayanamaz. Tutku haline getirir. Kıyamet koparır. Bunun için oklarını bile fırlatır. Sonunda piknik alanında bir yer, kano dahi bulsa tuzlarını iştahla yalanır. Yani benim çikolata krizim gibi, onun da tuz krizi!.. Çok kafa dengi şu Urzon yaaa...
Urzonlarda ok sayısı 30000 tanedir. Öfff be! Hepsi silah. Urzon oklarını fırlatarak dağ aslanlarını ve ayıları bile öldürebilir. Atılan okların yerine 1-2 ay içinde yenileri çıkar. Oklu kirpiler, normal kirpilerle akraba değildir. Oklu kirpiler kemirici otçul memelidir. Normal kirpiler ise böcekçil olup, okları da yerlerinden ayrılmaz.


Şu tatlılığa bakın. CHIPMUNK (çipmonk), sincapgillerden Tamias cinsinden bir kemirici.



Bu fotoğrafları Montreal'de bir doğal parkta çektim. Her yerde çipmonklar. Banklarda, ayaklarımızın arasında gezinip; bizden yiyecek istiyorlar. Tabi bozulan doğal dengede, onlarda kolay yolu seçiyorlar. Sevmemek mümkün değil, aşırı tatlılar!.. Yiyeceklerini yanaklarına doldurduklarında, şiş yanaklarıyla sevimlilik had safhada... Hah haaa!..


Kanada ormanlarında yaşayan çipmonkların boyları 18-25 cm. ağırlıkları 50-150 gr. dır. Yani çok küçükler. Yılda 1 kez olmak üzere ilkbaharda 4-5 yavru yaparlar. Ömürleri 6-10 yıldır.



Hububat, fındık, mantar, kuş yumurtaları, küçük kurbağaları, solucan ve böcekleri yerler. Sonbahar başında kış için stoklama yaparlar. Yanak torbasında birden fazla yiyecek taşırlar. İstifleme yapmada ağaç tohumları, fideler önemli yer alır. İyi gizlenmiş girişli yuvaları 3,5 m. uzunluktadır. Tünellerindeki yatak odalarında, kabuklar ve dışkılar için çöp depoları vardır.

Bu küçük memeliler, ORMAN EKOSİSTEMİ İÇİNDE PEK ÇOK ÖNEMLİ İŞLEVİ YERİNE GETİRMEKTEDİRLER. Mantar (Truffles) ve birçok BİTKİNİN SPORLARININ HAVA YOLUYLA DAĞILMASINDA ROL OYNARLAR.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder