Çok süper bir görüntü yakaladım :)) Bu geyiklerin İskandinavya'da yaşayanlarına Ren Geyiği, Kuzey Amerika'da yaşayanlarına ise Caribou (Karibu) deniliyor.
Caribou Amerika yerlilerinin dilinde ''pençeleri tek'' anlamına gelir.
Özellikle Ontorio ve Alaska'da yaşarlar. Newfounland, Labrador, British Columbia ve Yukon bölgesinde bulunurlar. Habitatları parkların dağ konumları, ormanların etek ve yamaçlarıdır. Caribou nüfusu yazın dağ ve kışın orman etekleri arasında 80 km. göç ederler.
1985 listesine göre caribou yaban hayatı tehlikededir. Sayıları bu yüzyıldan beri azalmaktadır. Bugün 7000 tanesi Alberta 'da bulunmaktadır.
Muhteşem bir fotoğraf. Göl, suya düşen Kuzey Amerika ormanlarının gölgesi, caribou'nun gölgesi ve su içen muhteşem boynuzlu caribou. Bu pozu yakalayabilmek için yarım saat bekledim!.. OK...
Ortalama dişi caribou 115 kg. yetişkin erkek ise 150-180 kg. dır. 270 kg. lık erkekler de vardır. Omuz yükseklikleri 1,2 m. civarındadır. Yazın kahverengi olan ceketleri, kışın grimsi bir renge döner. Erkek ve dişilerde boynuz vardır. Ama dişilerin boynuzları daha küçüktür. Caribou'nun boynuzkları kalın ve geniştir.
Başlıca besin kaynakları başta liken, ağaç ve topraktır. Caribou'lar 80-150 yıldır ormanlardan liken almaktalar. Ayrıca söğüt, çalı, çimen yerler.
Woodland Caribou'su 15 yaş yaşar. Üremeleri 3. veya 4. yılda Eylül-Ekim aylarında olur. Erkeklerin 12-15 dişiden oluşan haremleri vardır. Erkekler haremlerine yeni dişi katmak için, diğer erkeklerle savaş verirler. Mayıs-Haziranda 1 tek yavru doğar.
Orman Caribou'larının
habitatları kömür madenciliği, petrol, doğal gaz arama ile büyük ölçüde daralmıştır. İğne yapraklı ormanlar içinde geyik nüfusu büyüyebilir. Ama orada da savunmasız Caribou'ları kontrolsüz nüfuslu kurtlar avlamaktadır. Petrol, gaz ve orman endüstrisi ile yıpranan Caribou habitatlarını ve yaban hayatı Alberta Çevre Koruma Yönetimi ele almıştır. Yasadışı avlanma ve kurt predasyonunu azalma umutları vardır. Birçok Caribou'ya veri toplama için, biyologlar telsiz yaka takmaktadır. Kanada'da 2.400.000' den fazla caribou var. Bunların bir kısmı Peary Caribou'su. Bunlar Arctic Adalar ve Nunavut'ta; dağ ve tundralarda yaşıyorlar. Oysa ormanlık karibu nüfusu Kanada'da 1982'de 193.000 idi. O zamandan beri düşüş var. Yukon ve British Columbia'sında 45.000 yetişkin orman karibusu bulunuyor.
Caribou'lar nehir ve göllerde göçleri sırasında 10 km. yüzebilirler. Ama 1984 Eylülünde 10. 000 caribou Caniapiscau Nehrinde boğuldu. Bu ölümler tartışmalara neden oldu. Önce fazla yağışlardan olduğu söylendi. Ama Kızılderililer yağışların normal olduğunu, nehir üzerindeki baraj kapaklarının (yanlış açılmasının) buna neden olduğunu söylediler. Alevli tartışmalar büyük ölçüde arttı.
1985 yılında baraj kapakları kontrollü kullanıldı. Caribou'ların geç yaz ve erken sonbahar göçlerinde seller olmaması için önlemler alındı. Ayrıca Calcaire Falls yakın tehlike bölgesinde sürülerin aktarılması için çit kuruldu.
Quebec, Labrador ve Newfoundland'de 628.000 vahşi sürü bulunuyor. George Nehrinde 385.000 sürü var.
Caribou'lar genellikle yılda 2000 km. yukarı doğru seyahat ederler ve 1.000.000 kilometrekarelik alanda yaşarlar. Saatte 80 km. hızla koşarlar. Waw... Bazı Caribou'ların 1 yıl içinde 6000 km. seyahat ettikleri gözlenmiştir.
Caribou nüfusu 18.-19. y.y. 'larda doruğa çıkmasına rağmen 20. y.y. başında düşüşe geçti. Quebec'deki İnvit, Cree ve Nunavik toplulukları geçim için, bunları kontrolsüz avladılar. 1950'de Quebec ve Labrador'da 5000 caribou kaldı.
UngavaBay'da 1993'de nüfus 800.000'e ulaştı. 2001 yılı listesine göre, İnvit, Cree ve Kuzey Quebec'de sporcu avcılar her yıl 30.000 caribou öldürmekteler. (?)
Kanada'da 2004 yılında Caribou'lar riskli ve soyu tükenmekte olan türler arasına alındı. Strateji ve kurtarma geliştirildi.
2010-2015 Woodland Eylem Planı Boreal Northwest ile Caribou'lar koruma altındadır.
Bu şahane canlı, Geyik Karibular soyu tükenmekte olan hayvanlar arasındadır. Kayıpların devam etmesi halinde orman karibusunun 2100 yılından önce soyu tükenebilir. Karibu aralığının bozulmasının baş nedeni insan-peysaj durumudur. Kurt predasyon artışı, lineer koridorlar, yollar, seyahat hızı, yırtıcı hayvan için av verimliliği düzenlenmesi ile karibu sayısı artabilir.
Orman hasatı en belirgin karibu imhasına yol açmaktadır. Ontario'da bu hasat nedeniyle, önümüzdeki 20 yıl içinde karibular kaybolmaya mahkum olacaktır. :(((
Minnesota, Wisconsin, Michigan, Ontario'da parazit taşıyan geyik Whitetail liderliğinde habitatları kuzeye sürülmektedir. Oysa nörolojik parazit karibu için ölümcüldür.
Araştırmalar karibular için orman hasatlarının 13 km. tamponlu olması gerektiğini göstermektedir.
İklim değişikliği (küresel ısınma, global warming) de karibular için negatif bir durumdur.
MOOSE (MUS) (alces alces). KANADA GEYİĞİ. KUZEY AMERİKA VE AVRUPA'NIN EN BÜYÜK İKİNCİ KARA HAYVANI. EN BÜYÜK KAYBOLMAMIŞ TÜRLER İÇİNDEKİ GEYİK AİLESİ.
EL GİBİ BOYNUZLU MUHTEŞEM GEYİK. EXTRAORDİNAİRE...MUHTEŞEM! MUHTEŞEM! BENİM EN SEVDİĞİM GEYİK...
Bu geyiklere ilk Algonquian (Kızılderili kabile)' ler ''mons'' veya ''moz'' şeklinde isim koydular. 1606 yılında Thomas Hanham bu geyiklere, Abenaki dilinde ''mus'' denildiğini gördü. 1616'da Kaptan John Smith ''Moose'' olarak tavsiye etti.
Moose'ların aralığı bütün Kuzey Amerika'yı kapsar. En merkez Alaska'dır. Çoğu; tüm Kızılderili bölgesinde, New England, New York şehir dışında, Rocky Dağlarının üzerinde, Minnesota ve Michigan'da, Superior Gölünde yaşar. Moose'lar yaşam için 15 dereceyi aşmayan bölgeleri tercih ederler.
1904 yılında Moose'lar Newfoundland'da görüldü. Daha sonra da St. Lawrence Körfezinde rastlandı. 2007'de Newfoundland'daki nüfus 150.000'dir.
Utah ve Colorado'da nüfus azdı. Ama 1978'de birkaç damızlık kondu. Şimdi 1000 nüfusa sahipler.
Ortalama yetişkin bir Moose'un omuz standları 1.8-2.1 m. dir. Yüksekliği 2,35 m. dir. Ağırlık erkeklerde 380-720 kg. ve dişilerde 270-360 kg. dır. Yukon Nehrinde 1897 yılı Eylül ayında 820 kg. ağırlığında, 233 cm. boyunda bir Moose görüldü.
Moose'lar otoburdurlar. Meyve, ot, yaprak, ağaç kökleri, çalılar, titrek kavak, titreyen söğüt, beyaz huş, kırmızı akçaağaç, çizgili akçaağaç, sivri fındık, iğne kiraz, zambak, nilüfer ve birçok türde bitki yerler. Moose'lar mükemmel yüzücüdürler. Saatte 6 mil yüzerler. Waw... Su altında hareket edip, dev ırmakları aşarlar. Bunun için su bitkilerini ve yosunları da yerler. Yetişkin bir Moose günde ortalama 9770 kalori tüketir. Çünkü vücut ağırlığını koruması gerekir.
Moose'un boynuz uzunluğu 1.60 m. uzunluğundadır. El şeklinde ve muhteşem!... Boynuzlarda 30 çatal vardır ve ağırlığı 20 kg. dır. Başlangıçta boynuzlar üzerinde bir katman vardır ve buna ''kadife'' denir. Erkeğin silindir kafası ise ''antlers'' adını alır. Erkeğin çiftleşme sonrası boynuzları düşer. Çünkü kış için enerji tasarrufu yapar. Baharda yeni bir dizi boynuz çıkar. 3-5 ayda tam olarak boynuzlar gelişir.
Erkekler çok eşlidir. Çiftleşme Eylül-Ekim aylarında olur. Erkekler dişileri çağırmak için feryat gibi bir ses çıkarırlar ve 500 m. uzağa seslenebilirler. Daha sonra dişiler için savaşırlar. Gebelik 8 ay sürer. 1 yavru yaparlar. Bazen de yiyeceklerin bol olduğu dönemde 2 yavru yaparlar. Yavruların ceketleri kırmızımsı bir renk tonundadır. Yavrular doğduktan sonra 9 ay annelerinin yanında kalırlar.
Moose'ların
düşmanları insan, kurt, Sibirya kaplanı, kahverengi ayı, Amerikan siyah ayı, jaguardır. Bu düşmanlar Mayıs-Haziran aylarında yavruları, bazen de dişi Moose'ları alırlar. Kurtlar musları 2-3 km. dahi izlerler. Kıç tarafından ısırıp perinelerini yırtarak, kan kaybından öldürürler. Bazen de burunlarını duyarlı bir şekilde ısırarak felç ederler. Ama 2-8 yaşlarındaki musları nadiren öldürürler. Yetişkin mus daima karşı koyar. Onlar da yaşlı, yavru, özürlüleri seçerler.
Kaya ve mağara resimlerinden anlaşıldığına göre muslar Taş Devrinden bu yana görülmektedir. İnvit ve Amerika yerlileri arasında da çeşitli efsaneleri vardır. M.Ö.6000 yılından beri muslar avlanmaktadır. Ama muslar insanlara karşı saldırgan değildir. Ancak provoke edilirse tehlikeli olabilir. Jül Sezar'ın Commentarii de Bello Gallico'sunda da bu hayvanlardan bahsedilmiştir.
Resimde Kuzey Amerika ormanlarının içinde güzel bir göl ve muhteşem dişi -erkek mus çiftini görüyorsunuz. Sağdaki boynuzlu erkek mus, soldaki ise boynuzsuz dişi mus. Çok güzel bir poz yakaladım...
Muslar uzun yıllar vahşi ve kırsal toplumlarda yiyecek için avlandılar. Oysa onlar insanlara dokunmazlar. Sadece yavrularını korumak için karşı harekete geçerler.
Muslar şimdi de araç çarpışmalarıyla ölmektedir. Oysa bu insan için de tehlikelidir. Yüksek hızda çarpışmayla tampona ve ön ızgaraya çarpıyorlar. Bazen de camdan içeri uçup yaralanıyor ve hava yastıklarını patlatıyorlar. Bu her iki taraf için de tehlikelidir. Genelde ölümle sonuçlanır. Peki o zaman bu hız niye ???
Yollara üçgen şeklinde uyarı levhaları konmaktadır. Ama yine de aşırı hız kazalara neden olmaktadır. Norveç Aftenposten gazetesinin tahminine göre 2008'de 13.000 geyik tren çarpışması nedeni ile öldü :((((( Bu nedenle takas bitki örtüsü ve kara alternatif serbest besleme yerleri için 80 milyon Norveç kronu demiryolları tarafından harcama planlarına kondu.
Kanada'da önlem için karayollarına çitler yapıldı. Radyo istasyonları aracılığı ile şafak ve alacakaranlıkta sürücüler uyarıldı. Çünkü muslar en çok bu zamanlarda aktiflerdir.
1949'da Sovyetler Birliği bu geyiği evcilleştirme çalışmalarına başladı. 1963'den bu yana Kostroma Moose Çiftliğinde program devam etmiştir. Geyik sütünden ve bazı turist gruplarından gelir elde edilmiştir. Ama araştırmalar göstermiştir ki fizyolojisi ve davranışları evcilleştirilmeye uygun değildir. ARTIK ANLAYALIM; MUSLAR VE TÜM ÖZGÜR HAYVANLAR BİZE ŞUNU SÖYLÜYORLAR:
''BEN RÜZGARIN HÜR ESTİĞİ, GÜN IŞIĞININ ÖNÜNÜ KESEN HİÇBİR ENGELİN MEVCUT OLMADIĞI BOZKIRDA DOĞDUM. BEN HERKESİN, HERŞEYİN HÜR NEFES ALIP VERDİĞİ; DUVARLARLA, ÇİTLERLE, TELLERLE ÇEVRİLMEMİŞ BOZKIRDA DOĞDUM. ORADA ÖLMEK İSTİYORUM. DUVARLAR ARASINDA DEĞİL. (Comanche Kabilesi)
LÜTFEN HEPİMİZ, TÜM İNSANOĞLU DOĞAYA VE HAYVANLARA ÇOK İYİ DAVRANALIM. HERKES ELİNDEN GELENİ YAPSIN. 1 KİŞİYİM DEMEYİN. BAZEN 1 KİŞİ ÇOK KİŞİDİR. BİZ ASLINDA HER ŞEYİ KENDİMİZ İÇİN YAPIYORUZ. ÇÜNKÜ UNUTMAYALIM SON BALIK VE HAYVAN ÖLDÜĞÜNDE, SON IRMAK KURUDUĞUNDA BİZ DE YOK OLACAĞIZ. DÜNYA'NIN SUYUNU İÇTİYSEK ONU KORUMAYI, DOĞANIN YASALARINA UYMAYI DA BİLECEĞİZ.''ÜLKENİN SUYUNU İÇMİŞSEN, ÜLKENİN YASALARINA DA UYACAKSIN.'' (Tibet Atasözü)
HAYVANLAR OLMADAN İNSANLAR NEDİR Kİ? EĞER BÜTÜN HAYVANLAR KAYBOLUP GİDERSE İNSANOĞLU BÜYÜK BİR RUH YALNIZLIĞI İÇİNDE ÖLECEKTİR. HAYVANLARA NE OLDUYSA İNSANLARA DA AYNISI OLUR. HERŞEY BİRBİRİNE BAĞLIDIR. YERKÜRENİN BAŞINA GELEN, YERKÜRENİN ÇOCUKLARININ DA BAŞINA GELECEKTİR. (Chreokee Kabilesi)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder